8 Kasım 2009 Pazar

Toplumsal Hipnoz

Dünya tam bir kaosun içinde.’Sorumluluk’ duygumuzu tamamen yitirdik.’Gelecek nesil’ deyip bol keseden atıp tutuyoruz.Bu hızla devam edersek insan ve doğa katliamına, gelecek nesil ile başlayan cümleler kuramayacağız.Çevremizde ve dünyamızda olan bitenin ne kadar farkındayız?2009’da vizyona giren bir belgesel vardı.Adı Home(Yuva).Belki hiçbiriniz ismini bile duymadınız,belki aranızda seyredenlerde vardır.Belgesel’in bir bölümünde şunlar anlatılıyor :


“Bundan 20 yıl kadar önce, Dünya'nın en büyük dördüncü adası Borneo geniş ormanlarla kaplıydı.Mevcut hızla orman açmaya devam edilirse,10 yıl içinde yok olacak.Yaşamın özü suyu, havayı,Dünya'yı ve Güneş'i birbirine bağladı.Bir zamanlar Dünya'nın en büyük biyolojik çeşitliliğine ev sahipliği yapan Borneo'da bu bağ bozuldu.Bu felaket Dünya'da en çok tüketilen ve üretilen hurma yağının Borneo'da üretimine karar verilmesiyle ortaya çıktı.Hurma yağı sadece artan yiyecek talebini sağlamak için değil,aynı zamanda kozmetik, deterjan ve gittikçe artan alternatif yakıt ihtiyacını karşılıyordu.Ormanın sunduğu bu çeşitlilik yerini tek bir türe, hurma yağına bırakıyordu.Yerli halk için,istihdam sağlıyordu.Bu endüstriyel tarımdı.Bir diğer örnekte, ağaçları ağır tahrip eden okaliptüslerden.Okaliptüs kağıt hamuru yapımında kullanılıyor.Son 50 yılda kağıda olan talebin 5 kat artmasıyla birlikte ekin alanları genişliyor.Hiçbir orman diğer bir ormanın yerini tutmuyor.Okaliptüs ağaçlarının dibinde hiçbir şey yetişemiyor çünkü yaprakları ağacın dibindediğer bitkiler için zehirli bir zemin oluşturuyor.Hızlı büyüseler de, su rezervlerini tüketiyorlar.”


Hurma ağacının ve okaliptüslerin tüketilmesinin böyle bir yıkıma sebep vereceğini tahmin edebilir miydiniz?


1 kilogram patates üretmek için 100 litre, 1 kilogram pirinç üretmek için 4000 litre ve 1 kilo sığır eti üretmek için 13.000 litre su gerekiyor.Şaka gibi değil mi?Maalesef hepsi gerçek.Bu kadar su miktarını dünyada yaşayan insan sayısıyla çarpın.Ortaya çıkan tablo tam bir felaket.Belgesele göre insanoğlunun bu gidişatı durdurması için 10 yılı var.


Bir tavuk yumurtası düşünün.O yumurtanın gelişip büyümesi için doğaya ihtiyacı vardır değil mi?Marketlerden satın aldığımız yumurtaları neden köy yumurtası gibi olmuyor?Cevabı basit.Çünkü tavuklar doğal bir ortamda yetişmiyor. Ne güneş görüyorlar,ne de ayakları toprağa değiyor.Kapalı bir ortamda ürüyorlar ve onların yumurtası da ancak bu kadar sağlıklı oluyor.Ayrıca tavuklar hastalanmasın diye verilen antibiyotik de cabası.


Siz hayatınızdaki sorunlarla uğraşırken,tohum yasası geçer mesela meclisten.Tükettiğimiz hormonlu gıda kimyasal zehirdir o kimyasalı vücut bir şekilde atabilir.Ama genetiğiyle oynanmış gıdalar sizin genetiğinize işler ve zaman içerisinde tamamen mutasyona uğratır sizi.Bebek mamalarında neden Gdo’lu ürün kullanmak yasak?Biraz düşünün..


Sanayi devriminden sonra insanlar kentlere göç etmek zorunda kaldı.Böyle giderse ‘su ve yiyecek kaynaklarının’ tükenmesinden dolayı daha sağlıklı alanlara göç etmek zorunda kalabiliriz.


Peki bizim niye bunlardan hiç haberimiz yok.Zihnimizi neden ‘günlük bilgilerle’ doldurmak zorunda kalıyoruz? Medya her haberi ‘flaş,flaş,flaş’ diye duyururken,bu haberlerden hiç bahsetmiyor?Cevabı sizin bilgini sınırlarınıza kalmış.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder