31 Temmuz 2010 Cumartesi

Düşsel Seanslar


Düşsel seanslar
Paylaş
Dün, 23:56 | Notu Düzenle | Sil


Şikayetçi miyiz durumdan?
Yoksa ilkbahar yeni mi başlıyor birileri için?
Soğuk bedenler uyanmıyorlar,
Güneşten yansalar bile inanmıyorlar.
Tahtadan kutular yaptırdılar.
Zamanı gelince dikilecek herkes başında,
O zaman farkına varacaksın,
Kim yanında duruyor, kim karşında?
Düştüğün boşluktan kurtulabilmen için,
Uzanan bir el olmayacak,
Bir imza istenecek senden.
İsmin bile sorulmayacak,
Ortak yazgımızda senin de katkın olacak.
Mühim bir iş başarmış gibi gezeceksin ortalarda,
İradesizlerin senin iradenle nasıl alay ettiğini
Hiç görmeyip, hiç bilmeyeceksin.
Senin ismini hatırlamadıkları için,
Tüm tanıdıklarına kızacaksın.
Zaman geçtikce bakacaksın ki,
Sen kendini bile unutacaksın.

25 Temmuz 2010 Pazar

Yine mi sessizlik?


"Suskunuz evet. Konuşmaya da pek niyetimiz yok. Hep bir şeyler saklıyoruz dudaklarımızın ucunda ve yutuyoruz söylememiz gereken kelimeleri, boğazımızdaki düğüm bu yüzden. Bizim yerimize konuşmasına izin verdiğimiz her kişi, bizi biraz daha sessizliğe itiyor. Kelime darağacımız genişledikçe cümlelerimiz kısalmaya mı başladı ne? Anlatsak da anlamayacaklar diyoruz belki de. Ama anlatmayı hiç denemiyoruz. İçimizde biriktirdikce her şeyi bedenimizin daha da ağırlaştığını neden itiraf etmiyoruz kendimize.Başka kişilerden arakladığımız kelimelerle değil, kendi cümlelerimizle varolabilecek miyiz? Bırak sesin başka seslere karışsın ama yeter ki bir şeyler söyle dünyaya. "