19 Kasım 2009 Perşembe

Bilgiye ulaşmak için..

Öznel ve nesnel koşullar içerisinde salt bilgiye ulaşabilmek için ne yapmak gerekir?

Empirist görüşe göre insan bilgisinin tek kaynağı deneyim yada duyumdur.
Rasyonalist görüşe göre ,bilginin kaynağı akıldır.
Pozitivist görüşe göre,bilgiye bilim aracılığı ile ulaşabileceğini savunur.

İlkçağlardan beri bilgiyi arayan ona ulaşmayan çalışan yüzlerce filozof ve savundukları görüşlere paralel ortaya çıkan yüzlerce felsefi akım.

Sürekli sorgulayan,cevaplar arayan doğumdan ölüme kadar septisist bir dünya görüşü içinde olan filozoflar,21.yüzyılda yaşadığımız bu dünya düzenini görseler acaba ne yaparlardı?

Ekonomik,sosyal ve kültürel alanda dibe vurmuş dünya toplumları kurtuluş olarak diğer ülkelerin kendilerine yazdığı reçeteleri harfi harfine uyup,geçmişlerini değil belki ama geleceklerini kurtarmayı beklerken, içinde yaşadığımız tarihsel süreç hiç olmadığı kadar aleyhimize işliyor.

İnsanoğlu tarafından yaratılan endüstri toplumu,insanların yarattıkları düzenin köleleri haline getirmiş,toplum bir yandan kentlileşirken diğer tarafından fakirleşmiş,küçük işletmeler yerini fabrikalara bırakmış,geçim ekonomisi ortadan kalkmış yerine üretim ticarileşmiştir.
İnsanlar toplumsal sorumluluklarından kendi payına düşeni canlarıyla ödemişlerdir
Birincil politik değer,insanın insanı sömürmesi olmuştur.

Savunulan ideolojiler bir bıçak kadar keskinleşmiş insanların arasına derin bir çukur açmış.
İlkçağdan 20.yüzyıla kadar bilgi değer görürken , içinde bulunduğumuz çağda bilginin tanımını bile yapamıyoruz.

Ellerinde ezoterik bir metinle kendini kral ilan edip perdenin arkasından yüzünü hiç göstermeyen kişiler kim?
Dünyayı kim yönetiyor?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder