5 Kasım 2009 Perşembe

Kalın Çizgiler


Kapı vuruluyor ama açmaya korkuyorsunuz.
Dışarıdaki ses size yardım etmek için geldiğini söylüyor.
Bugüne kadar bütün bildiklerinizi,kapı açılınca kaybetmekten korktuğunuz için kaçıyorsunuz.
Bir telaş halindesiniz,ışıklar kesilmiş,mumları bile yakmaya çekiniyorsunuz
Sizi görmelerinden,tanımalarından ve sizinle konuşmalarından korkuyorsunuz.
Başınız ağrıyor,elleriniz titriyor,geceleri kabuslar görüyorsunuz.
Gündüz ve gece bir sizin için.
Camlarınızı tahtalarla kapatacak kadar ileri gidiyorsunuz.
Etrafta kimsenin olmadığından emin olunca bu sefer siz başka evlerin kapısını çalıyorsunuz.
İçerden televizyon sesi geliyor ama kapıyı kimse açmıyor.
Her gittiğiniz evin kapısında bu durumla karşılaşıyorsunuz.
Evdekiler susarken,televizyon konuşuyor.
Bağırmak,itiraz etmek,sesinizi duyurmak yerine fısıltılaşarak konuşmayı tercih ediyorsunuz.
Sürekli tekrarlanıyor bu.
Onlar size yardım etmeye geliyor,siz onlardan kaçıyorsunuz.
Tuhaf kaprisleriniz yüzünden yapıyorsunuz bunu.
Kendinizi aşmak yerine kendiniz aşağılamayı daha uygun buluyorsunuz.
İçinizde yaşadığınız dünyayı tanımlamak yerine,düşünmeye bile üşeniyorsunuz.
Bilen az,konuşan çok.
Gözlerini kapatan var ama açmaya cesaret eden yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder